Ana içeriğe atla

ÇAMAŞIR MAKİNESİNDEKİ KİRECİ SİRKE İLE YOK EDİN


Çamaşır Makinenizi Doğal Yollardan Temizlemek İçin En Etkili Yöntem Elinizin Altındaki "SİRKE"

Sirke neye deva değil ki... Sağlıktan, zayıflamaya, temizlikten arındırmaya kadar her alanda en doğal, katkısız ve etkili kurtarıcımız.


Tıkanan lavaboyu açar, sebze ve meyvelerin hijyeni için en güvenilir temizleyicidir, camları parlatmak için, kilo vermek için, hatta sinüzit, migren tedavisi için, dökülen saçları tedavi etmek için... Nereye baksanız SİRKEnin illaki bir kullanım alanını görürsünüz...
Ve şimdide ÇAMAŞIR MAKİNESİ temizliği için... Sirke yine yardımımıza yetişti...




KİRECİN EN BÜYÜK DÜŞMANI "SİRKE"...

Çamaşır makinesinde oluşan kireci sökmek ve temizlemek için çok basit bir karışımı kullanabilirsiniz. Makinenize asla zarar vermez. Çok iyi geleceği de kesin...
Biraz limon tuzu ve sirke... İşte hepsi bu kadar...

LİMON TUZUNU veya SİRKEYİ çamaşır makinenizin deterjan gözüne koyup, makinenin en yüksek sıcaklık ayarında içerisi boş bir şekilde çalıştırın.

İsterseniz makinenin içerisine sirke döküp, deterjan gözüne de limon tuzu koyup çalıştırabilirsiniz.

Makineniz hem kireçlerden kurtulacak hem de tamamen temizlenecektir.

Bir diğer yöntem de KARBONAT ve SİRKE ikilisinden... 
Bu da çamaşır makinesinin için de oluşan halka halka lekeleri yok etmek için.  Çamaşır makinesi için 1 fincan kadar karbonat koyun ve içi boş olarak çalıştırın. Ardından,
Kurulama moduna geçtiğinde ise deterjan gözüne sirke koyun ve makinenin durmasını bekleyin.



İşlem bittikten sonra hala lekeler varsa karbonata batırılmış bir fırça ile onları kolayca ovup, tamamen temizleyebilirsiniz.
Bu basit ve kolay yöntemden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...
> Görsel kaynaklar :
  1.  https://interlink-static2.tsbohemia.cz/siemens-wt66b200by-image1-big_ies1843534.jpg
İçerik Kaynakları :

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Tül Perdelerinizi Tek Bir Malzemeyle Nasıl Bembeyaz Yapabilirsiniz?

Evet evinizin havasını değiştirip mis gibi bir atmosfer oluşturmak istiyorsunuz.  Perdelerinizi her ne kadar pırıl pırıl asmış olsanız da dışarıdan gelen toz ve kirler perdelerinizin korkulu rüyası olacaktır. Perdenizi bu kadar olumsuz lekelere karşı ne kadar çok yıkarsanız yıkayın,eski beyazlığını elde edemezsiniz. Fakat umudunuzu kaybetmenize gerek yok . Çünkü tül ve perdelerinizi eski beyazlığına kavuşturabileceğiniz bir takım yöntemler var. Şaşırtıcı yöntemlerden biri: Tül perdeleri toz şeker ile beyazlatabilirsiniz Her evde rahatlıkla bulabileceğimiz toz şeker sayesinde tül perdelerimiz beyazlayacaktır. Öncelikle tül perdelerinizi normalde yıkadığınız ayardaki çamaşır makinesine atın. Ve üzerine 2 tatlı kaşığı toz şeker dökün. Dikkat etmelisiniz ki toz şekeri deterjan koyduğunuz yere değil, çamaşırların üzerine dökmelisiniz. Çamaşırlarınızın üzerine toz şekeri döktükten sonra gönül rahatlığıyla çalıştırabilirsiniz. Aklınıza şekerin yapışkanlığı ...

İncir Ağacının Unutulmuş Hazinesi: Meyvesi Değil, Yaprağı da Şifa Deposu

İncir ağacı yüzyıllardır tatlı meyveleriyle bilinen değerli bir ağaçtır. Ancak, meyveler kadar yaprakları da sağlığımız için oldukça faydalı. İncir yaprakları, birçok hastalığa iyi geldiği gibi, cilde de faydalıdır. İşte incir yapraklarının sağlığımıza olan faydaları: Kan Şekeri Dengeleyici: İncir yaprakları, kan şekerini düzenlemeye yardımcı olur. Özellikle diyabet hastaları için faydalıdır. Kalp Sağlığı Dostu: İncir yaprakları, kan trigliseridlerini düşürür, kötü kolesterolü azaltır, iyi kolesterolü artırır. Böylece kalp sağlığımızı korur. Zayıflamaya Yardımcı: Lif bakımından zengin olan incir yaprakları, tokluk hissi verir ve kilo kontrolüne yardımcı olur. Sindirim Sistemi Dostu: İncir yaprakları, sindirim sistemini düzenler, kabızlığı giderir ve mide-bağırsak sorunlarına iyi gelir. Cilt Sağlığı Şampiyonu: Antioksidanlar bakımından zengin olan incir yaprakları, cildin yaşlanma belirtilerine karşı savaşır. Ayrıca egzama, sedef ve akne gibi cilt sorunlarına da iyi gelir. Kemik Sağ...

EVDE TAŞ GİBİ SERT, UZUN SÜRE EKŞİMEYEN YOĞURT NASIL YAPILIR?

En güvenilir olan dahi katkı maddesi var. Biliyoruz, biliyorsunuz aslında… Ama evde yapılan yoğurtlar genelde çok sıvı ve ekşimtrak olduğu için ve bu da yemeğin tadını bozduğu için haliyle evde yapmaya vakti olanlar dahi hazır alıyor yoğurdu. Yoğurt yapanların en büyük şikayeti : Yoğurdun cıvık olması.. Peki nedir taş gibi yoğurt yapmanın sırrı? Yoğurdun cıvık olmaması için yani taş gibi sert  olması için, ilk önce yoğurdu mayaladığınız kabın fazla sarmalanmaması gerekir. Özellikle yaz sıcaklarında fazla sarmalanması yoğurt mayasının cıvık olmasına sebep olacaktır. Çünkü yoğurt soğuyana kadar yoğurdun içerisinde yeteri kadar maya üremez. Bu da yoğurdunuz daha sulu bir kıvam almasına yol açar. Ayrıca inek sütü yerine keçi, koyun veya bulabilirseniz manda sütü tercih ederseniz daha sert bir kıvam elde edersiniz çünkü inek sütü keçi ve koyuna göre daha az yağlıdır. Sert kıvam için yukarıdaki püf noktalarına dikkat etmeniz gerekiyor. Peki çabuk ekşimemesi ...

Pilav Pişirirken Lezzetini Arttırmak İçin Restoranların Bu Gizli Sırlarını Uygulayın

Pirinci pişirmek için sadece su eklemek yaygın bir hatadır. Restoranların lezzetini arttırmak için kullandıkları gizli tekniği sizinle paylaşmama izin verin. 1 - Pirinci nişastasından arındırmak için öncelikle soğuk su altında güzelce yıkayın. Pirinç, doğal olarak nişasta içerir ve bu nişasta pişirme sırasında suya karışır. Suya karışınca da pilavınız bir birine yapışır, tane tane olmaz. Ayrıca bu işlem parlak görünmesini de sağlar. 2 - Su Yerine Et yada Tavuk Suyu Kullanın Suyu, tavuk, sebze veya et suyuyla değiştirin. Et suyu, pirince suyun eşleşemeyeceği zengin, lezzetli bir tat verir.  3 -  Pilavı Önce Kavurun Sadece sıvı yağ ya da sadece ayçiçek yağı ile değil. Her ikisinden de biraz ekleyip, pirinci öncelikle rengi hafif altın rengini alana kadar kavurun. Ayçiçek yağı (zeytinyağı da olabilir) hem tereyağın yanmasını önler hem de pilava parlaklık verir.  Pirinçler altın rengi olduğunda bu hem çok daha hoş bir lezzet verir hem de pilavın tane tane olmasın...

Mutfakta Biberiye İle Çözebileceğiniz Değişik Sorunlar

Mutfağınızın bu yerine bir dal biberiye koyun ve büyük bir sorunu çözeceksiniz. Evet, yanlış duymadınız! Hepimizin evinde karşılaştığı büyük bir sorunu çözmek için tek yapmanız gereken, bir biberiye dalını mutfağın belirli bir yerine koymak. Peki, bu nasıl mümkün olabilir? Hadi detaylarına bakalım. Öncelikle, biberiye bitkisinin ne kadar mucizevi olduğunu söylemekle başlayalım. Bu aromatik bitki sadece yemeklerinize lezzet katmakla kalmaz, aynı zamanda sağlık ve ev kullanımı açısından da birçok fayda sunar. Ancak, bugünkü konumuz biberiyenin başka bir yönü: evimizdeki can sıkıcı sorunları çözmedeki yeteneği. Biberiye Dalını Mutfağınıza Yerleştirin Bir dal biberiye alın ve mutfağınızda belirli bir yere yerleştirin. Basit, değil mi? Peki, bu ne işe yarayacak? İşte asıl şaşırtıcı nokta burada başlıyor. Biberiye, doğanın bize sunduğu olağanüstü bir hediye.  Biberiyenin kendine has aroması ve doğal bileşenleri, evde karşılaştığınız birçok soruna karşı etkili bir çözüm sunar. Bu yönt...

Kuru Fasulyenin Gaz Yapmaması Nasıl Sağlanır?

Bol proteinli, lezzetli mi lezzetli kuru fasulyeyi çok seviyor, hatta ne kadar çok yersek yiyelim hiç bıkmıyoruz. Kuru fasulye yanına pilav, cacık ya da turşu olan bir masaya kim oturmaz ki? Kuru fasulyenin gaz yapmaması için ne yapmak gerekir biz biliyoruz. Her güzel şeyin bir bedeli var gibi kuru fasulye yemenin de bir bedeli var, o da ‘’gaz’’ mı diyorsunuz? Hayır, aslında böyle bir bedel yok. Kuru fasulyenin gaz yapmaması için sadece bilmeniz ve yapmanız gereken şeyler var. Bunlar nelerdir gelin bir bakalım… Konunun başlangıç noktasına gelelim; ‘’Kuru fasulye neden gaz yapar?’’ Kuru fasulye bünyesinde midemizin sindiremeyeceği kadar oligosakkarit bulunduruyor. Oligosakkarit, şeker molekülleridir. Midemiz ve ince bağırsaklarımız oligosakkariti sindiremez ve bu yüzden başka sevdiğimiz kuru fasulye olmak üzere diğer tüm baklagiller midede rahatsızlık yaşanmasına sebep olur. Yaşanılan gaz ve mide rahatsızlıklarına çözüm olarak oligosakkaritleri kalın ba...

40 Yıllık Ev Hanımlarının Bile Lahana, Karnabahar Gibi Kış Sebzelerini Pişirirken Yaptığı 12 Kötü Hata

Kışın en güzel sebzeleridir lahana, karnabahar, kereviz, ıspanak... Yapmasını bilen ne yemekler yapar bu sebzelerle ne yemekler... Öyle güzel sonuçlar çıkar ki hatta kimsenin gözü sofrada başka bir yemek aramaz... Daha tabağındaki bitmeden, gözü tencerede kalan kısmında kalır. Ama tabi bu güzel kış sebzeleri ile yapacağınız yemeklerin lezzetine lezzet katan küçük püf noktaları olduğu gibi maalesef 40 yıllık ev hanımların bile gözünden kaçan, farkında olmadan ya da bilmeyerek yaptığı çok vahim hatalar da olabiliyor. İşte size yaptığınızda fark yarattığını göreceğiniz çok özel tüyolarla, asla yapmamanız gereken 12 kötü hatayı tek tek anlatacağız bu yazımızda. Öyle her yerde bulabileceğiniz sırlar değil bunlar, o yüzden bu yazımızı mutlaka kaydedin, profilinizde paylaşın ki hep elinizin altında olsun... İşte lahana, karnabahar, ıspanak gibi kış sebzelerini pişirirken asla yapılmaması gereken 12 tahlisiz hata... 1- Sarma yapacağınız zaman lahana yapraklarını b...

Çok Kolay Bir Yöntem İle Paşa Kılıcı Çoğaltma

Paşa kılıcı ya da peygamber kılıcı olarak bililen bu bitki evin havasını temizleyen en özel bitkilerdendir. Ama aslında en güzel özelliği çok kolay bir şekilde çoğaltılabilmesidir. 1 taneden onlarcasını elde edebilirsiniz.   Paşa kılıcı, diğer adıyla peygamber kılıcı veya kaynana dili, dayanıklı doğası ve hava temizleyici özellikleriyle ünlü popüler bir ev bitkisidir. Paşa kılıcının en heyecan verici özelliklerinden biri, yavru bitkiler üretme yeteneğidir. Bu yavrular, ana bitkiden ayrılarak yeni, sağlıklı bitkiler haline getirilebilir. Bu çoğaltma tekniği, paşa kılıcı koleksiyonunuzu genişletmenize ve bu çekici, az bakım gerektiren bitkileri arkadaşlarınız ve ailenizle paylaşmanıza olanak tanır.   Yavrular, ana bitkinin tabanında gelişen minyatür paşa kılıcı bitkileridir. Ana bitkiyle aynı büyüme düzenlerine, bakım ihtiyaçlarına ve ayırt edici özelliklere sahiptirler. Paşa kılıcınızın yavru üretmesini teşvik ederek, bu güzel ve faydalı ev bitkilerinden oluşan sürekli g...

Evde Saksıda Yıl Boyu Hiç Bitmeyen Kendini Sürekli Yenileyen Zencefil Nasıl Yetiştirilir

Zencefil, Asya'dan gelen egzotik bir lezzet bombası! Hem vitamin ve mineraller bakımından zengin, hem de yemeklere baharatlı bir tat ve hoş bir aroma katan bu tropikal bitki, son zamanlarda oldukça popüler hale geldi. Peki, zencefili evimizde yetiştirmek mümkün mü? Tabii ki! 10°C'nin üzerindeki sıcaklıklarda mutlu olan zencefili, soğuk iklimlerde saksılarda yetiştirmek en ideal yöntem. Hazırsanız, bu lezzetli ve çok yönlü kökü evinizde yetiştirmenin püf noktalarını paylaşalım: Doğru Rizomları Seçmek Zencefil tohumdan değil, rizom adı verilen yeraltı gövdelerinden yetişir. Organik rizomlar tercih etmek, daha iyi bir çimlenme oranı sağlar ve çevre dostu bir hasat elde etmenizi sağlar. Bu rizomları sağlık gıda mağazalarında bulabilirsiniz. Güçlü, canlı ve birkaç büyüme noktasına sahip rizomları seçerek bol verimli bir hasat elde edebilirsiniz. Saksıda zencefil yetiştirecekseniz, geniş ve derin saksılar seçin. Her saksıya üç rizom sığacak şekilde büyük olmalıdır. Drenajı sağlamak...

Tohuma Sahip Olmadan Biberiye Nasıl Çoğaltılır?

Umutsuzca evde biberiye yetiştirmek istiyor musunuz, ancak nereden başlayacağınızı bilmiyor musunuz? Tohuma sahip olmanın gerekli olmadığını, ancak önceden oluşturulmuş bir fideden alınan bir dalı da kullanabileceğinizi biliyor musunuz? Gerçekleştirilecek birkaç basit adım ve her biri yanılmaz olan iki farklı deneme yöntemiyle nasıl yapılacağını birlikte görelim! Başlamak için en fazla 2 yaşında bir kesim ve fidemizden alınacak 2-3 milimetrelik kalın bir kesim seçiyoruz. Çok genç, esnek veya çok yaşlı, sağlam olan dallar köklenmez. 15 cm uzunluğunda olmalı ve bunu yapmak için, suyu emebilecek yüzeyi genişletmek için gövdeye göre çapraz olarak keserek makaslar kullanacağız. Sonra alt yaprakları çıkarırız ve kesim köklenmeye hazır olur. Yöntem 1 İlk yöntem köklenme için su kullanmayı görür. Kesimi yaklaşık 2 cm su ile bir bardağa batırırız ve 20 gün sonra ilk kökler görünmelidir. Açıkçası, daha iyi bir başarı şansına sahip olmak için birlikte daha fazla girişimde bulunabiliriz. Her iki...